Çatalca Mübadil köyleri

Çatalca Mahalleleri

Ovayenice Mahallesi

Ovayenice köyü 1325 nüfusa sahiptir.Köy,1899 yılında kurulmuştur.Ahalisi,1924 yılındaki mübadelede gelmiştir.Rumlar zamanındaki ismi Nihor (Yeni kurulmuş köy) dür. 1924’ten sonra köyün adı Yenice olarak değiştirilmiş ancak diğer Yenice ile karışabileceği göz önüne alınarak daha sonra da ‘ Ovayenice’ olarak tekrar değiştirilmiştir.Arazisi genelde ovalıktır. Köyün güneyinden geçen dere sulama işlerinde kullanılır.Kuzeydoğusunda Çakıl, kuzeyinde Elbasan, batısında Kadıköy, güneyinde Kamiloba,Kumburgaz ve Celaliye kasabaları bulunmaktadır. Çatalca’ya 7 km uzaklıktadır.Köyün geçim kaynakları tarım ve hayvancılıktır.Arazisi olan ailelerde çeltik ekimi de yapılmaktadır.


Elbasan Mahallesi

Elbasan, 758 nüfusludur. 1924 Lozan Antlaşmasının mübadele gereği Yunanistan’dan gelen Türklerin iskanıyla köy yerleşime açılmıştır. ‘ Patriyot’ olarak nitelendirilen bu muhacirler arasında halen Rumca konuşanlar var. Köyün adı hakkında iki rivayet vardır. Birincisi, köyün 3 km uzağındaki mağaralarda bulunan el figürlerinden geldiği, ikincisi ise, iki deniz arasındaki boğazda kaldığı için rüzgarın çok olmasından bu ismi aldığı söylenmektedir. Elbasan tarımsal karakterli ova köyü olup 1978 yılında köyün kuzey kesiminde bulunan bozuk baltalık ormana devlet ve köylü işbirliği ile çam fidanları dikilmiştir. Köyde tarım ve hayvancılık yapılmaktadır. Ayrıca çevre fabrikalarda çalışanlar da vardır. Deniz seviyesinden yüksekliği 324 m olan köy, Çatalca İlçe Merkezi, Çakıl Köyü,Ovayenice Köyü, Kadıköy ve İnceğiz Köyü ile çevrilidir. İlçeye uzaklığı 9 km’dir.


Kestanelik Mahallesi

Köy 2150 nüfusa sahiptir. Kesin kuruluş tarihi bilinmemektedir. Köy, Cumhuriyetten önce Rum azınlığının yerleşim yeridir. Köyün ahalisi, 1924 yılında Yunanistan ile yapılan mübadele gereği Selanik ve çevresinden getirilen insanlardan oluşmaktadır. Rumlar zamanında ‘Kestana’ olarak adlandırılan köyün ismi ‘ Kestanelik’ olarak değiştirilmiş bu güne de bu isimle gelmiştir. Bu ismin köyün etrafında bulunan kestane ağaçlarından dolayı verildiği zannedilmektedir. 1965 yılında İstanbul’un pilot köyü olarak seçilmiştir. Bu özelliği bugün de devam etmektedir. Kestanelik köyü, Yıldız dağlarının güney doğu uzantısında bulunan Bağlar tepesi’nin doğu yamacına kurulmuştur. Köyün mülki sınırları içinde bulunan arazi peneplen bir yapıya sahip olmakla birlikte ovalık toprakları da çoktur. Doğusunda Örcünlü, batısında Oklalı, güneyinde İzzettin, kuzeyinde Çanakça köyleri bulunmaktadır. Çatalca’ya 13 km, İstanbul’a 60 km uzaklıktadır. Halkın % 50 si geçimini, ticari etkinliklerden % 20 si fabrikadan. % 10 u ise çiftçilik yaparak sağlarlar.


Gökçeali Mahallesi

Yunan Ordusunun İzmir'de denize dökülmesinden sonra, işgal sırasında Yunanlılarla işbirliği yapan Rumlar, yaptıkları kötülüklerden hesap sorulur diye Yunanistan'a kaçmaya başlarlar. Anadolu'dan bu yolla 850.000 sivil Rum, Yunanistan'a sığınır. Bu Rumlar Yunanistan'da yaşayan Türkler'e rahatsızlık vermeye başlayınca Lozan Antlaşması için toplanan konferans esnasında 30 Ocak 1923 tarihinde Türkiye ile Yunanistan arasında nüfus mübadelesi (değiş - tokuş) imzalanır.

Drama'nın Istarça ve Lise köylerine önce Türkiye'den getirilen Rumlar yerleştirilir ve bir müddet birlikte yaşarlar. Türkiye hazırlıklarını tamamladıktan sonra, Yunanistan'da yaşayan Türkler'in nakline başlanır. Bu nakiller deniz ve demir yoluyla yapılmıştır.

Dedelerimiz, Istarça ve Lise köylerinden kendi arabalara (at ve öküz arabaları) yüklerini yükleyerek taşınır malları ile önce Drama iline gelirler. Buradan devam ederek Kavala şehrine ulaşırlar. O zaman 15 yaşında olan, köyümüz halkından rahmetlik Mustafa Kaplan'ın anlattığına göre, orada diğer köylerden gelenleride bekleyerek 15 gün geçirirler. Daha sonra Türkiye'den gelen gemilere, büyük ve küçükbaş hayvanları ile beraber binerek deniz yolu ile muhtemelen Mayıs 1924'te anavatana doğru hareket ederler.

Gemiler Türk karasularına girdikten sonra, koyun ve keçi sürüsü olanlar karaya çıkarak, sürülerini otlata otlata yoluna devam ederler. Ailelerin gemilerde kalan diğer fertleri ise vapur ile Marmara denizini geçerek bugünkü Sinop iline bağlı; Erfelek, Ayancık, Gerze ilçelerine Samsun ve Ordu illerinin ilçelerine, Rumlar'ın boşalttıkları evlere yerleştirilirler. Koyun ve keçi sürüleri ile gelenler ise sürülerini otlata otlata İstanbul'a kadar gelirler.

Sinop, Samsun ve Ordu'ya dağınık olarak yerleştirilen Istarça ve Lise köylülerinin ileri gelenleri, bir yerde beraberce yaşayabilmeleri için Ankara'da görüşmeler yaparak, sürü sahiplerinin tespit ettiği bugünkü köyümüzün bulunduğu vakıf arazisini talep ederler. O tarihte il olan Çatalca valisi bu yeri kendilerine tahsis eder ve dağınık olarak iskan edilen Istarça ve Lise köylüleri de 1926 yılında, bu alanda GÖKÇEALİ'yi kurarlar.
NEDEN ÖNCE SAMSUN TARAFLARINA YERLEŞTİRİLMİŞİZ?

Istarça ve Lise köylerinin de bulunduğu Zırnova bölgesi, yaklaşık 60.000 dönümlük geniş bir ova ve çok verimli topraklara sahip olup, bu topraklarda atalarımız tütün yetiştiriciliği işlerinde uğraş vermektelermiş. Türkiye'de de tütün yetiştiriciliğine en uygun olan bölgeler yukarıda saydığımız bölgelerdir.

Köyümüzde soyadı Örkmes, Bakır, Demir, Fettaoğlu olanlar, Istarça köyünden göçen ailelerdir.

Köyümüzde soyadı Bayar, Arslan, Kaplan, Çiftçi, Gündoğdu, Bilgin, Özden, Özmen, Kılıç, Kaya, Durusoy, Çeliktaş (unuttuklarımız varsa bildirebilirsiniz) olanlar, Lise köyünden göçen ailelerdir.

Bilgisine danışılan : Mustafa Kaplan (Allah rahmet eylesin)
Hazırlayan : Aydoğan Bakır
Derleyen : Bahadır Örkmes


Çakıl Mahallesi

Çakıl köyü 2650 nüfusa sahiptir.Köyün çeşitli yerlerinde kalıntılardan anlaşıldığına göre tarihi çok eskiye dayanmaktadır.Bu günkü halk ise 1924 yılında Yunanistanla yapılan nüfus mübadelesi sonucunda Selanik, Drama, Nasliç bölgesinden gelen Türklerden oluşmaktadır.Ayrıca köy, Sinop’un Durağan ilçesinde yapılan Altınkaya Barajı’ndan dolayı bu çevre göç almıştır.

İlçe merkezine 3 km uzaklıkta olan köy Çatalca’nın en yakın köyüdür.Ulaşım problemi yoktur.Muratbey Beldesi, Kamiloba, Celaliye Beldeleri, Ovayenice ve Elbasan köyleriyle komşudur.Köy Orman İşletme Müdürlüğü tarafından ağaçlandırıldığından koruma alanı içinde bulunan 50 dönümlük çam ormanına sahiptir.Köy çevresinde yabani hayvan hayatı gelişmiştir.
Köyün arazisi verimli ve ova olup tarıma elverişlidir.Arazinin modern tarım aletleriyle işlenmesi hububat verimini artırmıştır.Sebze ve meyve yetiştiriciliği gelişmiştir.Köy hizmetleri tarafından yapılan gölet, sulama amaçlı ve içme suyu kaynağı olarak kullanılmıştır. 17.09.2004 tarihinden itibaren Çatalca’nın mahallesi olmuştur.


Karacaköy

Eskiden bir Rum köyü olan Karacaköy ün tarihi 1410’lu yıllara dayanmaktadır. İstanbul’un fethinden sonra ilk köye girme cesaretini kazanan Topal Osman ağa ve Karaca Ahmet Paşa adlarındaki iki Türk sancaklarından Topal Osman ağa köyü 3 km güneyinde bulunan Belgrat Köyünde Bizanslılar tarafından şehit edilmiş, diğer sancaktar Karaca Ahmet Paşa anısına beldeye KARACAKÖY ismi verilmiştir. Eski bir Rum köyü olan Karacaköy ‘e , Bulgaristan’dan altı hane Türk’ün yerleşmesi ile Türkleşme başlamış,1877 Plevne Savaşı’ndan sonra yine Bulgaristan’dan gelen Türk aileleri ile 50 haneye yaklaşan nüfusu ile bir Türk köyü haline gelmiştir. Bu göçmen olayı 1923 yılı Cumhuriyetin ilanına kadar devam etmiş ve Karacaköy beldesi 164 haneye ulaşmıştır. Yapılan Lozan Antlaşmasına uyularak Drama’ dan , Langaza’dan, Osaviç’ten 308 hane gelmiş ve Karacaköy’ yerleşmişlerdir.

Beldemizin en eski ve halen kullanılmakta olan binası şu anda Belediye Başkanlığı binası olarak kullanılmaktadır. Tarihi 1405’lere dayanan bu tarihi yapıt iki defa yangın tehlikesi geçirmiş restore edilerek okul, karakol, muhtarlık binası olarak kullanılmaktadır. Beldenin tarihi yapıtları arasında 1924 yılında yapılan cami, 1926 yılında yapılan sağlık ocağı, 1968 yılında yapılan ilköğretim okuludur. Karacaköy beldesi şu anda 800 hanelidir. Karacaköy de ikamet edenlerin %99 ev sahibi, %1 kiracıdır. Geçim kaynağı olarak % 25 aile geçimini tarımdan, % 60 aile işçilik ve emekten, % 15 ailede diğer yönlerden geçimini sağlamaktadır. Önemli kazanç kaynakları ormancılık, çeltik, fasulye, ziraatıdır. Sütçülükte ayrıca bir katkıda bulunmaktadır.

Beldede ortaokul, orman işletme şefliği, sağlık ocağı, postane, eczane vb. bulunması nedeniyle diğer köyler içinde bir merkez konumundadır. Ayrıca 2500 nüfuslu beldede haftada bir Cuma günleri Pazar kurulmakta, yöre halkı ve civar köylerden gelen halk her türlü ihtiyaçlarını karşılamaktadırlar. Karacaköy halkı muhtarını 1900 yılında seçmiş 1995 yılı haziran ayında belde olana kadar 29 muhtar Beldeye hizmet vermiştir. Haziran 1995 ‘te ilk Belediye Başkanını ve merkez mahalle muhtarlığı kurulması ile de 30. muhtarını seçmiştir. Karacaköy orman işletmesinin 27 bin hektar ormanlık alanı vardır. Karacaköy’ün güneyinde Belgrat, Çiftlikköy köyleri, ormanlık arazi olarak küçük kuş kaya,Büyükkuşkaya, ile Hasan dağı tepeleri, Kürtdere, Çiftlikköy deresi, Belgrat deresi, Hamza deresi gibi dereler bulunmaktadır. Marmara denizini Karadeniz’e bağlayan eski Bizans suları da bulunmaktadır. Kuzeyde Nirengi tepe, Karasu deresi bulunmaktadır. Karasu deresinin başlangıç yeri Hasan tepe,Naltepe, gibi tepelerdir. Ayrıca Çobankule çayırı da bu kesimdedir.


Ormanlı Mahallesi

Ormanlı 1300 nüfuslu bir Mahalledir. Bölgedeki orman alanının fazla olması ve insanların da geçimini ormancılıktan sağlaması sebebiyle bu isim verilmiştir. mahallenin tarihi 500 yıl öncesine dayanmaktadır. Ormanlı mahallesi Balkan Harbi ve 1. Dünya Savaşı sırasında İstanbul’un savunmasında önemli bir yer tutmuştur. 2. Dünya Savaşı öncesinde ise Mandıra mevkiinde denize yakın bir yerde düşman mevzileri yapılmıştır. Çatalca’nın Karadeniz sahilinde, denize 3.5 km mesafede, Terkos Gölü’nün batısında yeralır. Doğusunda Hisarbeyli, güneyinde Başakköyü ve Çiftlikköy ile batısında ise Karacaköy ile komşudur. Karacaköy – Yalıköy yolu üzerinde, Çatalca’ya 38, İstanbul’a 90 km uzaklıktadır. Ulaşım karayoluyla sağlanmaktadır.


İnceğiz Mahellesi

873 Nüfusa sahip İnceğiz’in tarihi, Padişah Yıldırım Beyazıt zamanından daha eski olup sancak kalemliği olarak varlığının uzun süre devam ettirmiştir. Mahalle adını güneyindeki Karasu Deresi kenarında bulunan tarihi inlerden (mağaralardan)almıştır. Mahalleye adını veren mağaraların,Cevizlilerden kalma barınak amacı ile yapıldığı ve daha sonraları kilise olarak da kullanıldığı mağara tabanında bulunan haç işaretlerinden anlaşılmaktadır. Bu tip mağaralardan mahalle sınırları içerisinde ve Tekke Dere mevkiinde dört adet daha vardır. Köyün kurulduğu yer çevreye göre çukurda kalmaktadır. Güneyinde kayalık yamaç ve tepelikler yer alır. Kuzey ve kuzeybatısı düzlüktür. Kuzeyinde meşe ve gürgen cinsi ağaçlardan oluşan baltalı orman alanları bulunmaktadır. İnceğiz Çatalca’ya 4 km uzaklıkta olup ulaşım karayolu ve demiryolu ile ulaşım sağlanmaktadır. Mahalle halkı geçimini ağırlıklı olarak tarla ziraati ve iyi cins süt inekçiliği ile sağlamaktadır.

 

İki Yaka Mübadilleri Derneği

İki Yaka Mübadilleri Derneğine ait, kurumsal bilgiler, güncel haber ve duyurular, etkinlikler, videolar ve galerilerin yayınlandığı resmi web sitesi

İki Yaka Mübadilleri Derneği

Kale İçi Mahallesi Topuklu Caddesi No: 73/A-13
34900 Çatalca /

Dernek Yazılımı: Medya İnternet™ - Dernek Sitesi Kulga © Tüm Hakları Saklıdır.